KADINLARA GÜZEL MUAMELE YAPMAK

 

   Kadınlara karşı güzel muamele etmek, onlara karşı tatlı konuşmak, haşin davranmalardan kaçınmak gerekmektedir. Nitekim Peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde “İçinizde en hayırlı kimseler, ailelerine karşı ahlâki en iyi olanlarınızdır,» buyurdu. Ve «Kadınlarınıza karşı iyi olmanızı tavsiye ederim,» diye buyurmuştur.

   Resulullah Efendimiz daıma hanımlarına karşı ve diğer müslüman hanımlarına karşı çok nâzik davranırdı. Çok vakit peygamberimiz kadınlara rastladığı vakit, onlara selâm verirdi. Esma validemiz bu hususu şöyle açıklıyordu:

   «Resulullah câmide oturan bir kısım kadınların yanından geçerken, elini kaldırmak suretiyle temennâ ederek, kendilerini selamlamıştır.

   Durum böyle iken, Peygamberimiz hiç bir zaman kadınlara dayak atmamıştır, «Kadınlar dövülmez, onlar nazik ve zayıfdırlar,» derdi. Kendisi almış olduğu hanımların hiç birine sille vurmamıştı.

   Erkek ailesine dayak vurmasın, buyuran Peygamberimiz, kadınlara da «Kocanıza eziyet etmeyin,» demişti. Ailesinin bazı kusurlarını bağışlamayı erkeklere tavsiye etmişti. Öyle ise kusursuz aile almak mümkün değildir.

   Karşılıklı olarak musamaâha gözü ile bakmak, gereken insanlık vazifemizi yerine getirmek başta gelen vazifelerimizdendir. Kadınlar kaburga kemiğinden yaratıldıkları için, naziktirler, narindirler. Kaburga kemiğini doğrultmağa uğraşmak, netice kemiği kırmak olur, kaburga kemiğini olduğu gibi bırakmak da iyi değildir. Çünkü kemik kokabilir. Onun için her ikisinin arasında normal bir yol tutmak lazimdir.

   Harb olduğu zaman dâhi, kadınlarla çocuklar öldürülmez, onlar bırakılır, mâsum oldukları anlaşılıyor. Resulullah harb esnasında çocukları ve kadınları öldürmeği şiddetle men etmiştir.

   Kimsesiz kalan kadınlar himâyeye muhtaçtirlar, onun için Peygamberimiz evlenmenin şartlarını hafifletmıştı, herkes evlenebilsin ve kimsesiz korunmağa muhtaç olan kadınlar bir koruyucu bulsunlar, bunun için çok sıkı emirler ve teşvik edici mujdeler bildiriliyordu. Evlenmek için gereken bütun kolaylıkları veriyordu. Bir gencin evlenmek istemesi ve kendisine muracaat etmesi üzerine gencin hiç bir şeyi yoktu. Nihayet Kur’an’da bildiği süreler karşılığında kendisini evlendirmişti. Bütün teklifatlardan o genci kurtarmışti. Zaten kendisi fuzuli masraflardan uzaktı. Çünkü İslam kolaylık sağlayan zorluk vermeyen bir dindir. 0 dinin mübelliği Hz. Muhammed Mustafa da muhakkak kolaylık verecekti.

   Senelerce evlenmeyen bir çok fakir genci böylece evlendiriyordu, Peygamberimiz onları güldürüyordu. Onları memnun ve mesrur ediyordu.

   Bu gün evlenmeleri geciktiren ve bu işleri çıkmaza sokan, fuzuli teklifler ve lüzumsuz masraflar değil midir? Bu işlere ön ayak olanlar, her iki tarafı sömüren ve onları son derece ekonomi bunalımına sürükliyen Allah nazarına çok büyük mes’uliyet altına girecektir.

 

İSLÂM’DA Evlenme Âdâbı ve Müslüman Kadını

Devam